24 Ocak 2014 Cuma

Ağla..Haricine sızmayan her damla dahilinde yara açar unutma.
Özlem eczası olmayan bir yara.Ağlamadığın her özlem illetin olur,ağla.
Ölüm sevdiklerinden yana.Giden kurtardı kendini,sen kendi haline ağla. 

13 Mart 2013 Çarşamba

  
     Diğer mevsimleri kıskandıran bir takvim dururdu devin masasında.Dört mevsim,on iki ay, yedi gün, üç öğün...Hepsi bahar.Hep bu mevsimde yaşamış,yine bu mevsimde gitmiş bir devdi O.sevdası bahar,gelmesi bahar,gülmesi bahar...Ya gitmesi? Hep iyi şeyler olacak değil ya, başka mevsim yoksa,elbette gitmesi de bahar.Kimine zemheri olan  O'na bahar
     Özledi dev. Duruşu hep özlemliydi.Görmediği şeyler,gitmediği yerlerdi özlediği...Ömrü boyunca aradığı bir şey vardı.Belki özlemi de bundandı.Aradığını bulmak için vardığı her sokak sevda çıkmazı.Sevda çıkmazında bir "ten"e rastladı, belki dedi dev;"aradığım tende saklı"
     Sevdi... Çok sevdi.Bir bahar akşamıydı.Vefasızlık hastalığına yakalandı sevdiği.Gittiğinde aynı baharın bir başka akşamıydı.O gün anladı ki "ten" yalandı.Bundan böyle aşkı yok saydı.Gel zaman git zaman bir "canan" a rastladı.Meğer aşk hep vardı.Canan sır olmayan bir aynaydı.Zaten  sır olsa "can"dı.Sır olmayan aynada kendini buldu dev.Aldandığı tenden öte bir canan vardı.Canan, devi yanına çağırdığında günlerden yine bahardı...
                                                                                                                                        13.03.3013

16 Ekim 2011 Pazar

Sanmayin ki bu yalniz onun matemi.Halini goren gunes bile surgunde..

8 Temmuz 2011 Cuma

Tenha bir yüreği vardı.Her gelen biraz daha ıssızlaştırdı yüreğini.

Hepsinde duvar vardı."Ben"den duvarlar ördüler.Bencillikleriydi inatları.

Hal böyle olunca yürek nasıl "çoğalsın". Elbette "kısır" kalır duygular.

"İnsana dair tüm duygular yalandı."Aslında O da bunun farkındaydı.

Ama inanmamaktı işine gelen.Hem,belki de bu O'nun yanılgısıydı.

Sonra bir kez daha anladı ki,gerçekten "insana dair tüm duygular yalandı."

Acıtan nağmeler vardı.Nağmeler herkes içindi,ama acı yalnız Onaydı.

Sabit fikirleri vardı.Acıları da sabitti fikirleri gibi,özlemleri de öyle...

Yüreğini tenhalaştıran bunlardı belki de

Sırf bu yüzden yalan duygulara kanmıştı -kim bilir- Ama kana kana içtiği "yalandı"

Turuncu izler vardı O'nun yüreğinde.Bunlar,olgunlaşmamış bir aşkın izleriydi.

Aşkın olgunlaşmaması "yolcuların" mahareti,oysa O hancıydı.

Yolcular bencildi.Aşkta "ben" yersizdi ve "hiç"ten yoksun aşk ham kaldı.

Nesnesi gitti.Öznesi yine yalnız kaldı.




26 Haziran 2011 Pazar





Acının tecavüzüyle doğan,kimliği meçhul kafiyeler.
Kafiyelerden yüreğe sızan gözyaşı...Şairlik bu işte!
Oysa şaire kafiyeyi unutturan şey -her neyse o şey- güzel.
Rutini güzel hayatın.Kafiyeye gebe günlerin yokluğu güzel.
Varsın doğmasın kafiyeler.İçinde acı olmayan her şey güzel...